İLK UYGARLIKLARIN BİLİM VE TEKNOLOJİYE KATKILARI
Sümerler’in M.Ö. 3000 yılında teknik bilgiler elde ettiklerine, bunları kendi refahları için kullandıklarına tanık oluyoruz. Sümerler’in yerini alan Babiller de matematikte ve astronomide ilerlemeler kaydettiler. Uzun ve dikkatli gözlemler sonucu başarılı bir takvim oluşturmayı başardılar ve bunu tarımda kullandılar. Güneş’in her gün gökyüzündeki kapıların ayrı birinden girdiğini, ayrı birinden çıktığını söylediler. Babiller’in gökyüzüyle ilgileri astronomi kadar astroloji merkezliydi, gökyüzünü gözleyerek gelecek ile ilgili işaretler elde etmeye çalışıyorlardı.
- İyonyalılar özgür düşünceye ve bilime önem vermişler. Bu nedenle bir çok bilim adamı yetiştirmiştir.
- İyonyalılar Fenike alfabesini kullanmışlardır. - Bugünkü Avrupa uygarlığının temelinin oluşmasını sağlamışlardır. - Deniz ticareti yapmışlar ve başka ülkelere koloniler kurmuşlardır. Yerleştikleri kolonileri sahiplenmişlerdir. |
|
Tekerlek
Tekerlek ya da teker, dairesel bir formu olan ve genellikle bir eksen (bazen dingil) etrafında dönme yeteneği ile çoğunlukla bir yükün bir yerden bir yere hareketini kolaylaştırmak amacıyla kullanılan araçtır.En yaygın örneklerine taşımacılıkta kullanılan araçlarda rastlanmaktadır. En eski tekerlek, yaklaşık 5.000 yıl önce Mezopotamya’da yapılmıştır. Tekerlek ile ilgili en eski kayıt, M.Ö. 3.500 yıllarına ait tekerlekli bir kızağı resmeden Sümer (Erech) piktogramıdır. Tekerlek fikri muhtemelen kütüklerin kolayca yuvarlanarak taşınması amacıyla kullanılmasından doğmuştur. Bilinen en eski tekerler, bir kazık üzerine geçirilmiş üç tahta diskten oluşur.
Cam
Antik çağlardan beri gerek inşaat, gerekse süs eşyası olarak camdan yararlanılmaktadır. Günümüzde halen en basit araç gereçlerden iletişime ve uzay teknolojilerine kadar çok yaygın bir kullanım alanı vardır.Camın tarihi antik çağlara uzanır. İlk olarak ne zaman üretildiği net olarak bilinmese de mevcut en eski cam eşyalar yaklaşık olarak MÖ 2500 yılına ait Antik Mısır boncuklarıdır.Daha geç dönem Mısır bulgularında ise tüye benzer renkli zikzak paternleri olan cam kaplara rastlanır. Modern anlamda camdan mozaik yapımına ise Ptolemaic dönemde İskenderiye'de ve Antik Romamedeniyetlerinde rastlanır.Türkiye’deki geleneksel cam ürün yapımı Selçuk ve Osmanlı dönemleri olarak ele alınabilir. Selçukluların doğudan Anadolu’ya yeni göç ettikleri dönemden kalma bazı Selçuklu cam ürünlerinin varlıkları bilinmektedir. Selçuklu ve Artuklular döneminin bazı parçaları bugün müze koleksiyonlarında yer almaktadır. Osmanlı dönemi sırasında, bu dönemden kalan parçalardan da görülebileceği gibi, cam sanatı oldukça ilerlemiştir. Cam endüstrisi özellikle İstanbul’un fethinden sonra bu şehirde oldukça gelişmiştir.
|
Mürekkep
Mürekkep çeşitli renklendirici ya da boyalar kullanılarak üretilmiş akışkan bir maddedir. Fırça ya da kalemler yardımıyla bir yüzeyi boyamak ya da yazı yazmak için kullanılır. Tarihte mürekkebi ilk kullanan uygarlıklardan birinin de mısır olduğu bilinmektedir. Mürekkebi elde etmek için, renkli mineralleri toz hale getirip, sonra bu tozu sıvıyla karıştırıp seyreltiyorlardı. Benzer teknikle mürekkep Eski Çin uygarlıklarında da üretiliyordu. Türkler, 20. yüzyıla kadar, genellikle bezit yağının yakılmasından elde edilen bezir mürekkebini kullandılar. Siyah mürekkep ise, Musul mazısı, sirke, göz taşı ve temiz suyun kaynatılıp süzülmesinden sonra, içine biraz Arap zamkı katılmasıyla hazırlanılırdı. Bu mürekkepler isin çeşitli maddeler ile birlikte yakılmasıyla elde edilirdi. İlk mürekkep fabrikasını 1818 yılında Fransız matbaacısı Pierre Lorilleux kurdu.
|
Barut
Barut; güherçile, kükürt ve kömür tozundan meydana gelmiş patlayıcı bir maddedir. Ateşli silahlarda mermiyi atmak için kullanılır. Günümüze kalan en eski barut formülleri 1040'lardan bir askeri kitapta, Wujing zongao'da bulunabilir. Bu kitaptaki üç formül en fazla %50 güherçile içerir; bu, patlama için yeterli değildir; ama yanıcı etki için yeterlidir. Patlayıcı barut için en uygun formül, %75 güherçile, %10 kükürt, %15 yumuşak odun kömürü içerir. Çinliler, barutu ilk kez eğlenceli amaçlı kullanmışlardır.Çinliler barutu silah olarak ilk defa 904 yılında patlayıcı olarak kullandılar. Adını "uçan ateş" koymuşlardı. Ardından barut bombalarını mancınıklarda da kullanmaya başladılar. Barutun kayıtlı ilk itici güç olarak kullanılması 1132 yılında bambudan yapılmış toplarda kullanılması denemeleridir. Metal boruya sahip topların kullanımı 1268-1279 tarihleri arasında Moğollar ile Song Hanedanlığı arasındaki savaşta görülür.
|
Pusula
Pusula, başlıca olarak seyrüseferde ve arazi tetkikinde kullanılan, Dünya üzerinde yön tespit etmeye yarayan cihazdır.En eski pusula türü, Dünya'nın manyetik alanına göre yönleri gösteren manyetik pusuladır.Manyetik pusulanın en önemli parçası olan ve bir manyetik alan içerisinde bulunan pusula iğnesi serbestçe hareket edebilecek şekilde pusula gövdesine monte edilmiştir. Pusula iğnesi serbest kaldığında her zaman aynı yönü gösterir. İğnenin sabit olarak aynı yönü göstermesi yeryüzünde iğneyi çeken bir gücün olmasından kaynaklanmaktadır. Yeryüzü bir ucu kuzeye, diğer ucu güneye uzanan devasa bir mıknatıs gibidir. Dünyanın manyetikliği, pusula iğnesinin manyetik kuzeye (manyetik alanın kuzey kutbuna) doğru dönmesine neden olur.İlk pusulalar mıknatıs taşı kullanarak üretilmiştir. İlk olarak denizciler; küçük bir parça mıknatıs taşını bir çöp üzerine koyup suya bıraktıklarında, çöpün Dünya'nın manyetik alan çizgileriyle aynı hizaya gelip, bir ucunun Kutup Yıldızı'nı gösterdiğini keşfettiler.Bu keşfi hemen bir ikincisi takip etti. Mıknatıs taşına uzun süre temas ettirilen demir veya çelik bir iğne de kuzey-güney istikametinde hizaya geliyordu.Pusula 12. yüzyılda muhtemelen Çinli ve Avrupalı denizciler tarafından ayrı ayrı keşfedilmiştir.
İlk önemli gelişmeyi gerçekleştiren Pierre de Maricourt oldu (1269). İğneyi bir mile geçirdikten sonra, bunu bir yarısaydam ve derecelenmiş bir kutunun içine yerleştirdi.Pusulayı ilk önce denizciler seyrüseferde kullanmışlardır. Denizcileri; sivil havacılar, askerler (kara, deniz ve hava kuvvetleri), madenciler, mimarlar, ormancılar, tapu ve kadastro işi ile uğraşan harita teknisyen ve harita mühendisleri, izciler, dağcılık sporu yapan dağcılar, koşarak hedef bulma (oryantiring) sporu yapan sporcular, yelken yarışı yapan yatçılar takip etmiştir. |